Antalya ili, Manavgat İlçesi, Side Mahallesinde,  İl merkezine 75 km. İlçe merkezine 8 km. mesafededir. Antik kent kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda 400 m. genişliğinde, 1 km. uzunluğunda bir yarımada üzerinde yer almaktadır. Liman yakınında adlarına yan yana birer tapınak inşa edilen, sikkeler üzerinde tasvirlerine yer verilen Apollon ve Athena kentin en önemli tanrılarıydı. Sikkeler üzerinde Athena narla birlikte tasvir edilmiştir. Kentte ele geçen en eski buluntu Geç Hitit dönemine ait bazalt bir sütun kaidesidir. 

Nar anlamına gelen “Side” ismini  Luviceden almıştır. M.Ö. 6. Yüzyıldan itibaren sırasıyla Lidya, Pers (M.Ö. 547) ve Helenistik krallıkların (M.Ö.330) hakimiyetine kalan kent, M.Ö. 67 yılından itibaren Roma himayesine girmiştir. M.Ö. 5. yüzyıldan itibaren sürekli sikke basan ketin kendine özgü bir yazısı ( Sidece ) bulunmaktadır.  M.S. 4. yüzyıldan itibaren dağlardan gelen işgalci akınlarla zayıflamıştır. M.S. 395 yılında Roma imparatorluğunun ikiye ayrılmasıyla Doğu Roma ( Bizans ) sınırları içinde kalan kent, M.S. 5-6. Yüzyıllarda yeniden canlanmış ve Doğu Pamfilyanın piskoposluk merkezi haline gelmiştir. 

M.S. 7. yüzyıldan itibaren Arap akınları, Rodos, Venedik, Ceneviz korsanlarının talanları ve Kıbrıs krallarının saldırıları ile Haçlı Seferleri sırasındaki yağmalarla zayıflayan kent; 12. yüzyıl’ dan itibaren tamamen terk edilmiş ve yerli halk Antalya’ya göç etmiştir. 12. yüzyıldan itibaren Selçuklu hakimiyetine giren kent;   Hamitoğulları, Karamanoğulları, İlhanlılar, Kıbrıs Kralları ve Mısır Kölemenleri arasında el değiştirmiştir. 1462 yılından itibaren  Osmanlı egemenliği altına girmiştir. 1890’ lı yıllarda Girit’ten getirilen Türkler buraya yerleştirilerek  Selimiye adı altında bir köy kurulmuştur. 

Akdeniz’in serin sularının, yumuşacık kumlarının ve yüzyıllarca koruyup gözettiği tarihi hazinelerinin bir araya geldiği mükemmel bir mekan, Side. Doğal ve kültürel değerlerin yanında eğlence, alışveriş ve konaklama seçenekleri ile modern yaşamın tüm konforu ve güzelliği de bu eşsiz mekanın vazgeçilmez bir paçalarıdır.

Güneş ışığının enerjisi ve deniz sularının serinliğinde tazelenmek, ağaçların oluşturduğu dingin atmosferde doğayla uyumu yakalamak ve antik kalıntıların gizeminde zamandan soyutlanmak için Side tatili harika bir seçenektir.

Yeryüzü ve gökyüzünün mükemmel uyumunu yansıtan denize kollarını uzatmış bir yarımada üzerinde sapsarı kumsallarla çevrelenmiş antik kalıntılar, kafeler, restoranlar, hediyelik eşya satan dükkanlar ve Side’den kolaylıkla ulaşılabilen doğa harikaları Manavgat Şelalesi ve Köprülü Kanyon Milli Parkı gibi yakın yerler Side tatilinin ana unsurlarıdır.

İklim

Ulaşım

Manavgat’a 10 km, Antalya’ya ise 75 km mesafede olan Side Otogarı, Antalya-Alanya karayolu sayesinde ulaşımda sorun yaşamamaktadır. Özellikle bahar ve yaz aylarında on binlerce yolcuyu ağırlayan Side Otogarı, kapladığı alan bakımından küçük olsa da birçok ulusal ve yerel otobüs firmasına ev sahipliği yapmaktadır. Yaz aylarında sık sık düzenlenen seferler ile Türkiye’yi beldeye bağlayan otogardan aynı zamanda civar ilçelere de minibüs ve otobüs seferleri düzenlenmektedir. Antalya’ya, Manavgat’a ve Kumköy’e kısa aralıklarla hareket eden minibüslerin yanı sıra Antalya Havalimanı’ndan Manavgat’a servisler de bulunmaktadır. Sahile çok yakın bir konumda bulunan otogara bu servislerle ve minibüslerle ulaşabileceğiniz gibi; taksileri de kullanabilirsiniz

.

KONAKLAMA

Antalya’nın diğer destinasyonlarında olduğu gibi birbirinden kaliteli otellere ev sahipliği yapan Side ve çevresinde de, aradığınız türde tesis bulmak hiç de zor değil. Büyük çoğunluğu herşey dahil konseptinde faaliyet gösteren otellerde konaklarken Side’yi yaşayacaksınız. Anasayfamızdaki ‘’oteller’’ sekmesinden dilediğiniz oteli inceleyebilir, bir tık kolaylığında rezervasyonunuzu yapabilirsiniz.

YEME-İÇME

Side yemek kültürüne gelince sofralarının olmazsa olmazını zeytinyağlılar, salatalar ve sebze yemekleri oluşturuyor. Kendilerine has lezzetler arasında gösterilen ot kavurmaları ise gelenleri cezbediyor. Tabi deniz kıyısına serili bir belde olduğundan deniz mahsülleri buranın en vazgeçilmez akşam yemeklerindendir. Bölgede Side’ye has yemeklerin bulunduğu birçok restaurant bulunmaktadır.

ALIŞVERİŞ

Side’nin dar sokaklarında yürürken, aynı zamanda yanınızda bir anı olarak taşımak isteyeceğiniz veya sevdiklerinize almak isteyeceğiniz birçok hediyelik eşya satan dükkanlar bulunmaktadır. Söylemesi bizden, gezmesi sizden J

SİDE MÜZESİ

Side Müzesi 1962 yılında ziyarete açılmıştır. Müze binası M.S.V. yy.dan kalma antik bir hamamdır. Yapı beş bölümden oluşur. Restorasyon sırasında bu beş bölümden üç tanesinin üzerleri kapatılarak Müze sergi salonları elde edilmiştir. Hamamın diğer bölümleri ve bahçesinde de açık sergileme yapılmıştır.

Müzede sergilenen yapıtların büyük bölümü 1947-1967 yılları arasında Side’de yapılan kazılar sonucu ortaya çıkarılan eserlerdir. Müzede Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait heykeller, lahitler, kabartmalar, pişmiş toprak, cam ve bronz buluntular ile sikkeler sergilenmektedir.

TARİHİ ESERLER

Apollon Tapınağı

Roma Barışı olarak bilinen dönemde inşa edilen iki tapınaktan biri Side Apollon Tapınağı’dır. Bu tapınak adını; ışık, güzellik ve sanat tanrısı olarak hafızalarımıza kazınmış, Side kentinin baş tanrılarından olan Apollon’dan alır. Tapınak üzerinde Korint başlıklı sütunlar bulunmaktadır. Bizans bazilikasının tam ortasında kalan Apollon Tapınağı’nın bir kısmı bazilika yapımında kullanılmak için sökülür.Roma düzeninde ve peripteros planına uygun biçimde yapılandırılan bu tapınağın büyük sütunlarından bazıları restore edilip yerlerine konmuştur. M.S 150 yıllarına dayanan tarihiyle Apollon Tapınağı, tarihi kalıntılarıyla gerçekten görülmeye değer bir mirastır.

Tiyatro

Anıtsal kapıdan girdikten sonra tüm görkemi ile Side’ye gelen ziyaretçileri karşılayan tiyatro, şehir merkezinde ve yarımadanın en dar noktasında yer almaktadır. Tiyatro Pamfilya’nın değil, tüm Anadolu’nun en büyük tiyatroları arasında yer almaktadır. Side Tiyatrosu’nu diğer tiyatrolardan ayıran bir başka özellik yamaca yerleştirilmemiş, üzeri tonoz kemerlerle örtülü çeşitli mekan ve koridorlardan meydana gelen dıştan 20m. yükseklikte iki katlı galeri ile çevrili bir alt yapı üzerine oturmuş olmasıdır. M.S.II.yy.’ın ortalarında yapılmıştır. Ancak yapılan kazılarda tiyatronun daha erken dönemine ait izlere rastlanmıştır.

Yüzyıllar boyunca kullanılan Tiyatro M.S.III.yy.’da orkestra meydanını çeviren taş kaide ve en alt oturma sıraları üzerine 1.50m. yükseklikte devşirme kesme taşlardan yapılmış bir duvar oluşturulmuştur ki bu da bize tiyatronun bu dönemde arena olarak kullanıldığını göstermektedir. M.S.IV.yy.’da şehir sur duvarıyla ikiye bölünmesiyle sahne binası sur duvarı olarak kullanılmıştır. M.S.V.-VI.yy.’da Side Piskoposluk Merkezi olarak son refah çağını yaşadığı sürede açık hava kilisesi olarak kullanılmıştır. Bizans Dönemi’nde de restorasyon geçiren tiyatronun günümüzde, T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından büyük bir hızla kazı ve restorasyonu sürdürülmektedir.

Devlet Agorası

Sütunlu Cadde

Verspasianus Anıtı

Anıtsal Çeşme

DENİZ&KUM&GÜNEŞ

Tarihi dokunu yanında Side’nin keyfini bir deniz kenarında çıkarın. Özellikle de kumluk plajları sevenler için ideal olan Side’nin, hem merkezinde hem de birkaç dakikalık mesafesinde ünlü plajları var. Side, Akdeniz Bölgesi’nde olduğundan dolayı su sıcaklığı Mayıs ayı itibariyle artmaya başlamakta. Temmuz ve Ağustos aylarında ise su sıcaklığı oldukça yükselmekte. Su sporları açısından da Side’nin oldukça elverişli imkanlara sahip olduğunu belirtelim.

SİDE'DEN

• Gün Batımı Eşliğinde Apollo Tapınağı'nın sütunlarının ihtişamı seyretmeden,
• Türkiye'nin en zengin arkeoloji koleksiyonlarından birine sahip olan Side Müzesi'ni ziyaret etmeden
• Manavgat şelalesi ve Köprülü Kanyon Milli Parkı gibi yakın yerlere gidip rafting heyecanı yaşamadan,
• Rengarenk çiçeklerin donattığı Toros Dağları'nda trekking, tırmanış ya da jip safari yapmadan,
• Akdeniz'in zenginliğini yüzerek, dalarak ya da bir yat gezisine katılarak keşfetmeden,
• Deniz manzaralı restoranlarda yerel lezzetleri tatmadan